28 Nisan 2010 Çarşamba

Kavgam ve Gözyaşım


Bir adama canını tehlikeye atacak kadar, kalbini avuçlarının ortasına bırakacak kadar güvenmek cahil cesareti mi? Aşk mı? Cahil olacak yaşı çoktan geçtim sanırım. Öyleyse aşığım. Ama kime? Niye? Değer mi? Beni istemeyen, değer vermeyen birine nedensiz aşığım işte.(Gerçekten değer vermiyor mu acaba!?) Nesini seviyorsun ki sorusuna hiç bir zaman net bir cevabım olmadı. Aklıma bir anda o kadar çok şey hücum ediyor ki konuşmayla yetiştiremeyeceğimi anlayıp susuyorum. Peki değer mi? Sırtımdan vurdu, sözünde durmadı,aşkımıza ihanet etti ve şu an ben bu satırları yazarken o bundan bir haber hayatına kaldığı yerden devam ediyor(Devam ediyor mu acaba!?). Öyleyse değmez. Beni sevmeyeni niye seveyim ki ya da beni beş günde bir düşünen adamı(Düşünmüyor mu gerçekten!?) niye günde beş öğün düşüneyim ki. Hayır öyle değil işte. Düşünüyorum! Seviyorum! O beni sevmese de(Sevmiyor mu gerçekten!?) seviyorum. Hem de çok seviyorum! Bu benim yüreğim,benim bedenim! Bu yürek de düşünceler de bana ait. Bu benim yüreğimin asaleti. Tutamam ki sevgimi içimde ben... Sığdıramam ki küçücük kalbime gün be gün büyüyen sevdamı...Haykırırım ben aşkımı. Değer tabii ki. Yoksa ondan ne farkım kalırdı ki...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder